Yaklaşık 600 bin kamu işçisini ilgilendiren 2025 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü için TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ, ortak bir zam talebi hazırladı. TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar ve HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcıları Devlet Sert ve Halil Çukutli başkanlığındaki çalışmalar sonucunda, enflasyon kayıplarının telafi edilmesi ve refah payının da hesaba katıldığı ortak bir zam oranı belirlendi. Bu oran, Karayolları, demiryolları, elektrik üretim santralleri, bakanlıklar, üniversiteler ve hastaneler gibi çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarındaki işçileri kapsıyor. Önceki yıllardan farklı olarak, yeni maddeler de içeren bu kapsamlı zam talebi, iki konfederasyon tarafından ayrı ayrı, gelecek hafta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na sunulacak. Talebin sunulmasının ardından, hükümetin değerlendirmesi ve müzakere süreci başlayacak. Bu süreç, milyonlarca memur ve emeklinin maaşlarını da doğrudan etkileyecek olan 2026-2027 yıllarını kapsayan toplu sözleşme görüşmelerini de yakından ilgilendiriyor. Özel sektördeki toplu iş sözleşmelerine de yön verecek olan bu müzakerelerin sonucu büyük önem taşıyor. İşçiler, yılların enflasyonundan kaynaklı kayıpların karşılanmasını ve daha iyi bir yaşam standardına ulaşmayı hedefliyor.

Zam Talebinin İçeriği

Hazırlanan zam talebinde, sadece enflasyon farkının değil, aynı zamanda işçilerin refah seviyesinin de artırılmasına yönelik maddeler yer alıyor. Talebin detayları henüz kamuoyuyla paylaşılmadı ancak, işçilerin alım gücünün korunması ve iyileştirilmesi temel hedef olarak belirlendi. TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ, uzun ve detaylı görüşmeler sonucunda ortak bir noktada buluşmayı başardı. Bu, işçi sendikaları arasındaki dayanışmanın ve güçlü bir temsilin altını çiziyor. Sendikalar, talebin gerekçelerini detaylı bir şekilde bakanlığa sunacak ve müzakerelerde güçlü bir şekilde savunacaklar. İşçilerin beklentileri yüksek ve bu durum, müzakerelerin gidişatını önemli ölçüde etkileyecek.

Müzakerelerin Önemi

2025 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü, sadece kamu işçilerini değil, aynı zamanda yaklaşık 4 milyon memur ve 2,5 milyon memur emeklisinin maaşlarını da dolaylı olarak etkiliyor. Bu nedenle, müzakerelerin sonucu, geniş bir kesimi yakından ilgilendiriyor. Ayrıca, Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) Grup Toplu İş Sözleşmesi gibi özel sektördeki toplu sözleşmeleri de etkileyecek bir referans noktası oluşturacak. Bu durum, kamu işçisi zam müzakerelerinin ekonomik ve sosyal açıdan ülke genelinde önemli bir yere sahip olduğunu gösteriyor. Her iki tarafın da makul bir uzlaşmaya varması, hem işçiler hem de ülke ekonomisi açısından büyük önem taşıyor.

Beklentiler ve Sonuç

Kamu işçileri, enflasyonun etkilerini telafi edecek ve yaşam standartlarını iyileştirecek bir zam oranı bekliyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın talebi nasıl değerlendireceği ve müzakerelerin nasıl sonuçlanacağı ise önümüzdeki günlerde belli olacak. İşçi sendikaları, talebinin arkasında kararlı duruyor ve güçlü bir şekilde müzakere masasına oturacaklar. Bu müzakereler, hem kamu çalışanlarının refahı hem de ülke ekonomisi için belirleyici bir öneme sahip. Sonuçlar, gelecek dönemde kamu çalışanlarının maaşlarına ve sosyal güvenliklerine etki edecek ve bir referans noktası oluşturacak.