Uzun süredir devam eden yüksek faiz oranlarının resesyona yol açıp açmayacağı belirsizliğini koruyor. Dünya genelinde enflasyonla mücadele devam ederken, yatırımcılar dikkatlerini bugün açıklanacak ABD enflasyon verilerine çevirdi. Bu veriler, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) yıl sonu faiz kararında belirleyici rol oynayacak. Geçen hafta açıklanan istihdam raporunun olumlu sinyalleri risk iştahını artırmış olsa da, enflasyon verileri piyasaların yönünü belirlemede büyük önem taşıyor. Yüksek enflasyon verileri Fed'in faiz artırımlarına devam etmesi anlamına gelebilirken, düşük veriler ise faiz indirimlerine olanak sağlayabilir. Bu durum küresel piyasalarda önemli dalgalanmalara yol açabilir. Özellikle gelişmekte olan ülke ekonomileri için Fed'in kararları hayati önem taşımakta olup, kur dalgalanmalarına ve yatırım kararlarına doğrudan etki etmektedir. Sonuç olarak küresel ekonomi için belirleyici olacak bu veriler, tüm yatırımcılar tarafından büyük bir dikkatle bekleniyor.

ABD Ekonomisi ve Politika Belirsizlikleri

ABD'de yeniden seçilen Başkan Donald Trump'ın ekonomi politikalarıyla ilgili belirsizlikler de piyasaları etkiliyor. Trump'ın planladığı tarife adımlarının küresel ticaret dengesini bozabileceği endişesi hakim. ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, geniş kapsamlı tarifelerin ABD tüketicileri için fiyatları artıracağı ve ithalata bağımlı şirketler için maliyetleri yükselteceği konusunda uyarıda bulundu. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ise ticaret savaşlarının kazananı olmayacağını vurgulayarak diyalog çağrısı yaptı. Bu iki önemli gücün arasındaki gerilim, küresel ekonomi için önemli bir risk faktörü oluşturuyor. Ticaret savaşlarının boyutu ve süresi, küresel büyümeyi ve yatırım ortamını önemli ölçüde etkileyebilir. Bu nedenle, iki ülke arasındaki ilişkilerin gidişatı yakından takip ediliyor. Devlet başkanlarının bu konudaki açıklamaları, piyasalardaki beklentileri şekillendiriyor.

Piyasa Tepkileri ve Önemli Endeksler

Dün açıklanan verilerde, tarım dışı iş gücü verimliliği beklentiler doğrultusunda arttı. Birim emek maliyeti ise beklentilerin altında kaldı. Bu durum, iş gücü piyasasının artık enflasyonist baskı kaynağı olmadığına işaret ediyor ve Fed'in faiz indirimine gitme olasılığını artırıyor. Para piyasalarında Fed'in yıl sonu toplantısında 25 baz puan faiz indireceği ihtimali yüzde 86'ya yükseldi. Ancak, gelecek yılki faiz indirimlerinin hızı henüz belirsizliğini koruyor. Bu belirsizlik, varlık fiyatlarını etkiliyor. Kurumsal tarafta, Nvidia ve Oracle hisseleri düşüş yaşarken, Boeing ve Alphabet hisseleri yükseliş gösterdi. ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,24 seviyesinde, dolar endeksi ise 106,4'ten işlem görüyor. Ons altın 2 bin 680 dolardan, Brent petrol ise 72,4 dolardan işlem görüyor. New York Borsası'nda S&P 500, Nasdaq ve Dow Jones endeksleri düşüş yaşadı.

Avrupa ve Asya Piyasaları

Avrupa'da resesyon endişeleri devam ederken, gözler yarın açıklanacak Avrupa Merkez Bankası (ECB) faiz kararına çevrildi. ECB'nin 25 baz puanlık bir faiz indirimine gitmesi bekleniyor. Ancak, kasım ayı öncü enflasyon verisinin ECB'nin hedefinin üzerinde gelmesi, 50 baz puanlık bir indirime yönelik beklentileri azalttı. Almanya'da da yıllık enflasyon ECB hedefinin üzerinde gerçekleşti. Avrupa borsaları dün negatif seyir izledi. Asya borsalarında ise Japonya hariç pozitif bir seyir gözlemlendi. Japonya'da kasım ayı ÜFE verisinin beklentileri aşması, Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) parasal sıkılaşma ihtimalini artırdı.